Tiyatro Kooperatifi’yle Soru Cevap
TEB OYUN: Deprem bölgesindeki çalışmalarınıza geçmeden önce süreç boyunca sizin nasıl sorular üzerine düşündüğünüzü sormak isteriz. Nasıl bir motivasyonla hareket ettiniz? Bu süreçte sahada bulunmak gibi zor bir görevi organize ederken öncelikleriniz var mıydı?
TİYATRO KOOPERATİFİ: 6 Şubat ve ertesi hepimizde derin etkiler yarattı. Yas sebebiyle hayatın tüm renkleriyle birlikte tiyatro da durdu. Temel motivasyonumuz depremin hemen ertesinde Tiyatro Kooperatifi’nde yer alan tiyatrolarımızla bir araya gelmek ve akabinde çözüm üretmek oldu. Kriz anında pandemide olduğu gibi toplumla ilgili iyileşme sürecinde tiyatrocular olarak kendimizi sorumlu hissettik, her ne kadar kendi tiyatrolarımızda da büyük sorunlarla boğuşmakta olsak da. Tiyatrolarımızla yaptığımız toplantıda herkesin ortak düşüncelerini aldık ve ortaya çıkan fikirlerden yola çıkarak iki majör proje ortaya çıktı. Sahneden Dayanışma çağrımız ve Renkli Hayaller Sahnemiz. Sahneden Dayanışma hem depremden etkilenen seyircilerimize ve şehirlerimize yarar sağlamayı hem de tiyatrolarımızın dayanışma yoluyla oyunlarına devam etmesini hedeflerken Renkli Hayaller Sahnesi projemiz ise bir çalışma grubunun oluşmasıyla şekillendi. Çalışma grubumuzda yer alan tiyatrolarımız depremden etkilenen çocuklara bölgede oyun, atölye ve gösteriler götürerek iyileşme sürecine katkıda bulunmak istedi ve proje çok hızlı bir şekilde ilerledi. Sonuçta tiyatrolarımız oyunlarını #sahnedendayanışma ile oynadılar, ellerinden gelen bütçeleri ön plana çıkardığımız ve güvendiğimiz sivil toplum kuruluşlarına aktardılar. Renkli Hayaller Sahnesi’nde ise 23 Nisan’da Hatay’da başlayıp Kahramanmaraş ile devam ederek kurduğumuz yerleşik çadır sahnelerimiz ve son etaptaki mobil sahnemiz yoluyla onlarca tiyatroyu binlerce çocuğa ulaştırabildik.
- TEB OYUN: Deprem bölgesinde nasıl bir çalışma yürüttünüz? Hangi şehir ya da şehirlerde bulundunuz? Bize oradaki deneyimlerinizden bahsedebilir misiniz?
TİYATRO KOOPERATİFİ: Tiyatrolarımızdan Ankara Birlik Tiyatrosu’ndan Gül Göker’in önderliğinde oluşan ve Mahşer-i Cümbüş Tiyatrosu‘ndan Burak Satıbol, Primat Atölye’den Alper Baytekin, BeReZe Tiyatro’dan Erkan Uyanıksoy, Tiyatro Alesta’dan Orçun Ucal ve Volkan Yosunlu’dan oluşan bir çalışma grubu ile başlayan bölgeye yönelik çalışmamız Hatay ve Kahramanmaraş’ta kurduğumuz 2 çadır sahne ve 2 konaklama çadırıyla onlarca tiyatro grubunu bölgeye taşıdı. Volkan Yosunlu’nun proje koordinatörlüğünü yaptığı, Türkiye Odalar Borsalar Birliği, Netflix ve İhtiyaç Haritası iş birliğiyle hayata geçirebildiğimiz ve çok kısa sürede azami bir eforla yarattığımız ‘Renkli Hayaller Sahnesi’ projesi, depremden etkilenen çocuklara 2 ay boyunca kesintisiz bir şekilde tiyatro oyunları, atölye çalışmaları, konserler ve film gösterimleri düzenleme yoluyla ulaştı. İstanbul Psikodrama Derneği’nin uygun gördüğü içeriklerle 53 tiyatro oyunu, 32 atölye, 18 konser, 14 sokak performansı, 84 film gösterimi, 200’ün üzerinde etkinlik
yaptığımız bu denklemde bizi en mutlu eden şey bölgedeki çocuklara süreklilik arz eden bir şekilde ulaşabilmemizdi. 23 Nisan’da başlayan proje 25 Haziran’da son buldu. Çadırımız açılıp içinde birbirinden renkli etkinlikler olunca; bölgede afet ertesi yaşamla mücadelesini sürdüren çocuklarımızın tanıştıkları bu dünyayı unutmayacaklarından, çocukluk anılarında güzel bir yer edindiğimizden, gerçekten de renkli hayaller kurmalarına vesile olduğumuzdan emin olduk. Bu da bizi fazlasıyla mutlu ediyor. Ama tabii afetin boyutunu düşündükçe sürekliliğin her şeyden daha önemli olduğunu fark ediyoruz. Şimdi elimizde çadırlarımız, hareket kapasitemiz ve böyle bir projeyi yapabilmiş olmamızdan kaynaklı bilgi ve deneyimimiz var. Projenin ikinci, üçüncü etaplarını gerçekleştirmeyi çok arzuluyoruz bu anlamda.
- TEB OYUN: Çalışmalarınızı yürütürken herhangi bir zorluk ya da engelle karşılaştınız mı?
TİYATRO KOOPERATİFİ: Baştan itibaren bölgedeki her türlü duruma hazırlıklı olmamız gerektiğini biliyorduk. Hatta bunu projemizi destekleyen kurumlara da anlattık. Projenin ortasında Hatay’daki çadır kentte önü alınamayan bir salgın vakası başlayınca mobil sahne alternatifine geçmek durumunda kaldık. Çok çabuk hareket etmemiz ve organize olmamız gerekti. Bu sebeple ben özellikle prodüksiyon ekibimizde yer alan Murat Ersan ve Gaye Kızıltunç’un, tüm saha çalışanlarımızın ayrıca Tiyatro Kooperatifi Koordinatörümüz Fisun Eşki ve asistanımız Cemre Cemri’nin, koordinasyonda Volkan Yosunlu’nun yanı sıra bölgeye koşulsuz giden tüm tiyatrolarımızın emeklerinin altını çizmek isterim. Sanırım örgütlenmenin gücünü hissettiğimiz büyük projelerimizden biri oldu Renkli Hayaller Sahnesi ve bu anlamda hepimizde derin izler bıraktı. Bölgede herkes çok kırılgan bir pozisyon ve durumda. Dünya dışı bir ortamın içindeler ve ona göre bir psikolojiyle karşılaşıyorsunuz. Yaptıklarımız tabii değerli ama kısa dönemli gidişlerle aslında önümüzdeki süreç ve yaşanan devasa durumun üstesinden gelmemiz mümkün değil. Bölgede en çok hissettiğimiz şey buydu sanırım. Devam etmenin gerekliliği.
- TEB OYUN: Sizce bu süreçte ve sonrasında tiyatro nasıl bir rol oynayabilir? Burada yaşanan felaketle tiyatro sanatı nasıl bir ilişki kurabilir?
TİYATRO KOOPERATİFİ: Kriz anlarında hem zarar gören hem de iyileştirici gücüne başvurulan bir sanat dalı olarak tiyatronun, bölgede yaratıcı yöntemler; oyunlar, atölyeler, gösterimler yoluyla yarar sağlamasının kısa dönemli olmaması gerekiyor. Bırakılma, terk edilme hissini aşacak projeler yapmalıyız. Ayrıca dolaylı ya da dolaysız hikâyeler anlatmalıyız diye düşünüyorum. Tarihe not düşmek, geleceğe uyarı fişeği yollamak adına.
Tiyatro Kooperatifi ile daha önce yaptığımız söyleşilere buradan ulaşabilirsiniz.
Bu yazı TEB Oyun Dergisi’nin 2023 Bahar / Yaz (47/48) “Nasıl?” konulu özel sayısında yer almıştır.